14 Haziran 2007 Perşembe

tramvatik portakal

Ben de biliyorum..Okula gitmeli bazen.Yuvarlak hesaba vurursak iki üç ayda bi gözyaşı dökmeli.Dört beş günde bir,erkenden gözlerini kapamalı.Hergün,sabahlara kadar hayallerinde kestirmemeli insan;biliyorum ben de!Mesela arasıra sarhoş olmalı.Haftada bi kez diyelim,sevişmeli bi erkekle ya da baştan aşağıya bi halüsülasyonla -lakin hakkını vererek-En fazla üç ay portakal yiyebilirsin,sonra yediğin başka bi turunculuk.Biliyorum tabii ki...
Bu periyotları sindiremediğim için mi böyle acaba?Böyle saçma sapan,ezilir de büzülür gibi bi insanlık suçunun altında.-vatan hainliği metaforu da kullanılabilir burada-Okula gitmeyip,hiç sarhoş olmayıp,en saçmasından bir portakal sevdasına tutulup..Tutukluğum,jöle kıvamındaki ellerim ve kararlarımın marifeti tutamayışım(tutunamayışım değil)bunun teminatı değil mi?
Hadi ordan..Ben de biliyorum!
Lakin kuzum,
Gel gör ki öyle güzel ki portakal
Üç ay yetmiyor,
Ne kokusuna ne soğuğuna..

Alev..
27.02.2007

Hiç yorum yok: